Cuma

kimseye rahatsızlık vermeden yaşamak değil özgürlük, herkesi anlayışla karşılayıp saygı duymak bütün düşünceleri kendi içinde haklı çıkarmakta değil. aslına bakarsan hiçbi şey değil özgürlük. sikerim bu da böyle bi yazı işte amk

Cumartesi

kapı çalacak diye çok korkuyorum, yataktan çıkmak istemiyorum. Israrcı misafirlerimden su faturasından üst komşuya gelen aptal kızlardan yoruldum. sıkıcı ve kasvetli günlerimin yalnızca bana çektirmesini istemek çok gelmesin size. Kendi bataklığının gülü olmak istemenin kimseye zararı yok kanımca. kıçımı kaşıyarak girdiğim salonun her köşesi göz yaşı koksun istiyorum. Yavaşça değil hızla batmanın, bir daha hiç sokağa çıkamayacakmışsın ne güneş olacak ne ekseninde bi dünya gibi, neresinden baksan her türlü pislikmişim gibi bi daha hiç gülemezmiş gibi. Tanrı bizi hiç sevmemiş gibi, onun adaletinden sual olunmaz benimkinden olunur. O bütün güzelliklerin yaratıcısı ben bütün kötülüklerin anası.


benim hiç oyuncağım olmadı onun cenneti var, adaletini siktiğim dünya.

Pazar

bazen

birinci dünya savaşını görseydim, fazlasıyla öfke uyandıran bi katil olabilirdim. saçlarım beyaz olurdu kulak arkasından bir iki tel siyahta güzel giderdi hani. ne dediğime dair hiç bi fikrin olmaması, çekici bence. 18. yy'da memelerim nasıl olurdu acaba, korse dönemine denk gelmemek şans aslında. birazdan kapı çalıcak annem 'naber tatlım' diycek, ben yine yatak odasında gizli gizli uyuşturucu kullanıcam. neyse ki kafam iyiyken annem daha bi tatlı oluyo. koestler'in idam sehpasına çıkıp hemen insem diyorum, sonra bi sigara yaksak ve içine tükürsek dünyanın.

bazen siktir olup gitsek ne güzel olurdu.